Kral Charles, başka pek çok şeyle birlikte İngiltere’nin kuğularını da miras olarak devraldı

Londra’da Buckingham Sarayı’nın hemen önündeki St. James Parkı’nda ziyaretçileri uyaran tabelalar vardır: “Kupulara dokunmayın, onlar kraliçeye ait ve onun koruması altında.” Sadece St. James parkındakiler değil, hemen yakındaki Thames nehrinde yüzenler de, ülkenin her yerindeki kupular da kraliçenin korumasındaydı, şimdi kraliçe ölünce başka pek çok gibi kuğular da miras olarak Kral 3. Charles’a kaldı. Kuğuların kraliyete ait olması, yüzlerce yıl öteden gelen bir “usul.” eskiden İngiltere’de kuğu sahibi olmak zenginliğin ve soyluluğun simgesiydi, o yüzden de sadece kraliyet ailesinin kuğu sahibi olacağı düşünülürdü ve kuğu sahibi olmak izne tabiydi. 1500’lü yıllarda Kraliçe 1. Elizabeth zamanında bu konu bir yasaya da dönüştü, sadece kuğular değil bazı balık cinsleri de “kraliyete ait” kabul edildi. Bu kanun bugün de geçerli. Örneğin 2004 yılında bir balıkçı, böyle kraliyet korumasında olan bir balığı yakalayınca satmazdan önce yasa gereği önce kraliçeye teklif etti, kraliçe teklifi reddedince balıkçı balığı satabildi. Halen büyün İngiltere’de sadece üç şirketin kuğu sahibi olma ve yetiştirme izni var. Geri kalan kuğular her yıl sayılıyor, işaretleniyor ve doğada serbestçe yaşıyor.