Gurur veren büyük başarı: Bilimin aradığı cevabı Türkiye verdi

Uzun yıllar önce bir ‘tesadüf’ sonucu  karşı karşıya kaldığım muammanın kesin cevabını sonunda Türkiye verdi.

ilk önce o günlerde ne olduğunu anlatarak başlayacağım ki ülkemizin hepimizin gurur duyması gereken büyük başarısının olağanüstü önemini herkes böylece tam anlasın.

***

O günlerde ben sözde üniversite eğitimi almak amacıyla New York’taydım.

Orada bulunmamın resmi açıklaması üniversiteye gitmekti. Ancak gerçek bundan hayli farklıydı.

ne yaptığımı soranlara başımdan bir an önce gitsinler diye ‘hayatın anlamını aradığımı’ söylüyordum.

hayatın gerçek anlamının temeli seks olduğundan anlam arama faaliyetimin önemli bölümü de bu konuya konsantre olmamın bilimsel kılıfını oluşturuyordu.

***

o günlerde 19 yaşında oluğumdan yine birileri sorarsa kendimi erkek olarak tanımlıyordum. daha sonra hayatımın geri kalan bölümü bu tanımın gerçeği ifade edip etmediğini sorgulamakla geçti diyebilirim. şimdiye kadar anlattıklarımdan da anlamış olmalısınız ki hayatımın pek de öyle anlamlı geçtiğini söylemek mümkün değil.

sonunda biliyorsunuz ki bir süre önce penisim de kaybolduğundan artık sen nesin diye kimse sormuyor, eğer yine de soran olursa kendimi erkek olarak tanımlamanın utancından da kendimi böylece kurtarmış durumdayım.

***

o günlerde kendimi erkek diye tanımladığımdan seks konusundaki araştırmalarım da erkek bakış açısından oluyordu kaçınılmaz olarak.

erkek cinselliği esas araştırma konum olduğundan başta ne kadar problemli, ne kadar hastalıklı bir alana girmiş olduğumu pek kavramamıştım.

bu gerçeği anlamam tabii ki araştırmalarımın bilimsel parçası olarak porno dükkanlarında yaptığım incelemeler sonucunda gerçekleşti.

***

porno dükkanında keşfettiğim ilk gerçek, seks söz konusu olduğunda erkek beyninin çok radikal, gerekirse lobotomi de içeren tedaviye muhtaç bir hastalıklı hal aldığıydı.

erkek eğer eşcinsel değilse (bu noktada şunu söylemeliyim ki eşcinseller seks söz konusu olduğunda çok daha normaller ve ne yaptıklarını biliyorlar) vücudun her organından, eğer organ bir kadına aitse kendisine seks hayalleri çıkarabiliyor.

bu organlar sadece meme, popo, bacak veya eğer hayal gücünüzü zorlarsanız ayakla sınırlı değildi, gördüğüm kadarıyla erkek bir elden veya burun, kulak, koltuk altından bile heyecan duyma kapasitesine sahipti (buna kapasite demek ne kadar doğru bunu da bir ara İsmet Berkan’a sormak gerekebilir).

***

daha sonra bu ilk gözlemlerimi seks kulüplerinde yaptığım bilimsel saha araştırmaları ile de destekledim.

oralarda gördüklerimi ‘rasyonel beynin kesin ölümü’ veya ‘rasyonel beyinlere karşı işlenen vahşi suç’ olarak nitelendirmem mümkün.

***

araştırmalarım ve okumalarım sonucunda şu bilimsel ilk tezi ortaya attım. konu seks olduğunda kesin, her erkek inanılmayacak derecede aptallaşıyor. bu başlangıç tezini hayatım boyunca değiştirmeme yol açabilecek tek bir gelişme olmadı.

ama bu sadece bir tezdi sonuçta, ispatı yapılmadığında bilimsel değeri de kalmayabilirdi.

***

Ama neyse Türkiye sayesinde tezimin bilimsel değeri hakkındaki ya ispatlanamazsa korkum artık kalmadı.

Gerçi tezimin kesin doğru olduğu yolundaki işaretleri bir süredir adına nedense sosyal medya denen entellektüel cehennemde alıyordum.

bu cehennemde beyin kapasitesi aptal nitelendirmesini bile hak etmeyecek düzeyde düşük bazı erkekler silikonlu dudaklarıyla suratı tamamen anlamsızlaşmış bazı kadınlar vücutlarının herhangi bir bölgesini biraz açıkta gösteren fotoğraf paylaştığında bunun için ‘yanıp bitmeye’, çıldıracak kadar tahrik olmaya, ‘interneti yakıp yıkmaya’ hazırlar ve bunu yapıyorlar da.

Sanki internette çıplak kadın ve seksi görüntü bulmakta zorluk varmış gibi bu beyinsiz ve aç kesim bir türlü yeni görüntü arayışından vazgeçemiyor.

***

tezimin doğruluğunu sadece bu durum bile kanıtlamış oluyor.

ama tezin doğruluğunu global düzeyde geçerli olacak şekilde net kanıtlayan son olay, seks söz konusu olduğunda erkek aptaldır tezinin ispatı açısından altın vuruş diyebileceğim olay gerçekleşti.

Kendisine zaten olduğundan daha taşralı bir görünüm veren son derece sıradan bir kadın canlı yayında biraz memelerini  açıyor diye ona para verebilenler bile çıktı.

bu bildiğimiz anlamıyla medeniyetin kesin ölümünü oluştururken 100 bin liraya yakın o paraları harcayabilen beyin ölümlü  adamların sosyal ortamlarda dolaşabildiği bir ülkenin ne kadar absürt ve tehlikeli olduğunu da gösteriyor.

***

memesini açan  kadını ters kelepçeleyerek tutuklayacak yerde onu izleyip para veren adamları tutuklamak ve hayat boyu orada tutmak bence çok daha doğru olurdu.

Bütün bu saçmalıklar olurken bir yandan da Michel Foucault’nun otoriter yapılarda insanlar kendilerini özgürce ifade edemediğinden bu enerjileri cinsel fantezi olarak ortaya çıkar tezine uygun olarak  hızla cinsel sapıklarla da dolmaya başladı Türkiye.

Galiba her şeye rağmen rasyonel kalmaya çalışan, sayısı gittikçe azalan azınlığın ülkede yaygınlaşan bu aptallığın kendi kendine tükenip bitmesini beklemekten başka yapacağı bir şey de kalmamış olabilir. Çünkü o tükenmiş beyinlere rasyonel konuşup bir şeyler anlatmaya  çalışmanın  bir faydası yok.