Britanya’da üst üste skandallar yaşayıp yönetme zaafları sergileyen Boris Johnson’ın Muhafazakar Parti liderliği bırakmak zorunda kalmasının ardından hem parti liderliğine hem de başbakanlığa gelen Liz Truss’ın koltuğu 6 haftadan az süredir iktidarda olmasına rağmen sallanıyor. Bu sallantının nedeni ise Truss’ın partisine lider seçilirken ortaya attığı temel ekonomik tercihleri hayata geçirmek istemesi. Truss, Britanya’daki şirketlere kurumlar vergisinde indirim ve yüksek gelir elde eden bireylere de gelir vergisinde indirim vaat etmişti. Bu vaatlerini de en yakın siyasi destekçilerinden biri olan, Hazine Bakanlığı görevine getirdiği Kwasi Kwarteng ile birlikte hazırlayıp “mini bütçe” adını verdiği bir paketle 23 Eylül günü kamuoyuna duyurmuştu. Ancak bu duyurunun yapıldığı günden beri Britanya ciddi bir ekonomik sarsıntı geçiriyor; çünkü zaten yüksek enflasyonla boğuşan, bu amaçla Merkez Bankası’nın faizleri yükselttiği ülkede hükümetin planı bütçe disiplininden vaz geçilip mali genişlemeye gidilmesi anlamına geliyordu. Piyasalar, hükümetin en yüksek gelirlilere uygulanan yüzde 45’lik vergi diliminden vaz geçmesi ve kurumlar vergisinde indirime gitmesiyle oluşacak açığı borçlanmayla karşılayacağını gördü ve İngiliz iç borçlanma senetlerini satmaya başladı. Bono faizlerinin yükselmesi (ve fiyatlarının ucuzlaması) arkasından İngiliz sterlininin dolar karşısında olağanüstü değer kaybetmesini getirdi. İç borçlanma senetlerinin fiyatlarının ucuzlayıp faizlerinin yükselmesi ülke içindeki bütün emeklilik fonlarının bir anda zarara girmesine ve emekliler ile çalışanların birikimlerini kaybetmeleri tehlikesinin doğmasına neden oldu. Bunun üzerine Merkez Bankası hızla bono alım programı uygulayıp piyasa fiyatlarını yükseltmeye çalıştı. Truss bu gelişmelerin ortasında önce gelir vergisi dilimiyle ilgili politikasından vazgeçti ama Hazine Bakanı Kwarteng’i korumaya devam etti. Bu üç haftalık çalkantılı dönemde artisinin içinden de şiddetli itirazlar yükselmeye başlayınca, Washington’da bulunan Hazine Bakanı Kwarteng’i Londra’ya geri çağırdı ve onu bakanlık görevinden aldı, yerine de partisi içinde “uzlaşmacı” diye bilinen Jeremy Hunt’ı atadı. Böylece Kwarteng, tarihin en kısa süre Hazine Bakanlığı yapan isimlerinden biri oldu. Ancak Truss’ın bütün ekonomi politikasından U dönüşü anlamına gelen dünkü bu hamleleri piyasadaki çalkantıları azaltmadı. Sterlin dolar karşısında yüzde 1,3 değer kaybedip 1,18’e düştü, bonolarda satış dalgası devam etti, 30 yıllık bonoların faizi yüzde 4,8’e, 10 yıllıkların ise yüde 4,3’e yükseldi. Truss’ın koltuğu sallanıyor.