30.000 sanatçının dijital ortama aktarılmış eserleri Ay'da arşivlenecek. Koleksiyonda 157 ülkeden görüntüler, nesneler, dergiler, kitaplar, podcast'ler, filmler ve müzikler yer alacak. Lunar Codex'in analog ve dijital zaman kapsülleri sonsuza kadar Ay'da kalacak.
Tarih 20 Temmuz. Neil Armstrong Apollo 11 ile yaptığı yolculukla Ay’a ayak basan ilk insan oldu. Aradan geçen süreçte insanlığın uzay ve Ay ile ilişkisi de bir hayli ilerledi. Öyle ki bugün yeni teknolojik gelişmeler sayesinde yeni bir maceraya çıkılıyor. Sanat, Ay’a taşınıyor. Dijital ortama aktarılmış eserler Ay’da arşivlenecek.
Lunar Codex, 157 ülkedeki 30.000 sanatçı, yazar, müzisyen ve film yapımcısının çağdaş sanat, şiir, dergi, müzik, film, podcast ve kitaplarının dijitalleştirilmiş hale geldiği bir koleksiyon. Bu proje, Kanada’da sanata ve bilime olan sevgisiyle meşhur emekli fizikçi ve yazar Samuel Peralta’nın eseri. Peralta projesini “Ay’a gitmeyi hayal ettim ve bir gün mümkün oldu. Bu hayali, sevdiğim birçok sanatçı, yazar, müzisyen ve film yapımcısıyla paylaşıyorum” diyerek anlatıyor.
Samuel Peralta röportajında şunları söyledi: “Bu, uzaya kültürel eserleri fırlatmak için yapılan en büyük ve en küresel proje. Dünyada buna benzer bir şey yok.”
Codex, kimi zaman bilimkurgu filmlerine de konu olan bir zaman kapsülü ya da denize atılmış bir şişe gibi düşünülebilir. Yaratıcıları da Codex’i, geleceğe bir mesaj şişesi olarak tanımlıyor. Amaç ileride bu kapsülü bulan gezginlerin bugünün dünyasına ait zenginlikleri keşfetmesi. Proje, koronavirüs pandemisi döneminde umut yayma amacıyla başladı.
Akıllara ilk olarak koleksiyonun Ay’a nasıl taşınacağı sorusu geliyor. Lunar Kodex içindeki tüm eserler hafıza kartlarında saklanıyor. Eserlerin Ay yüzeyine sağ salim ulaşmasını sağlamaktan sorumlu roket görevlerine hazırlık olarak önce dijital ortama aktarılıyor, sonra da hafıza kartlarına depolanıyor. Bunu yapmak için eserlerin dijitalleştirilmiş versiyonları film bazlı mikrofişlerin modern versiyonu olan NanoFiche’lere lazerle işleniyor. Kullanılan yöntemlerin sanat formlarının ay yüzeyine güvenli bir şekilde ulaşmasını sağlaması hedefleniyor. Ayda arşivlenecek eserler arasında Lego tuğlalardan oluşturulan bir portre, Ukrayna’da hazırlanmış ahşap baskılar ve her kıtadan şiir koleksiyonu gibi eserler var.
Koleksiyon için hazırlanan bir internet sitesinde Lunar Kodex hakkında merak edilen sorular yanıtlandı. Bunlardan biri de “Uzaylılar dosyaları nasıl okuyacak?” sorusu. Gelen yanıt ise şu: “Kapsülün gelecekte Ay’a seyahat edecek insanlar tarafından bulunması amaçlanıyor. Onları kim bulursa – yabancı ya da insan – muhtemelen onları anlamak için yeterince zeki olacaktır. Tıpkı insanlığın yüzeyi tahrip olmuş Babil yazıtlarını çözebilmesi gibi.”
İnsanlığın sonu ne olur, günün birinde Ay’a gitmek insanlar için sıradanlaşır mı bilinmez ancak Lunar Codex’in analog ve dijital zaman kapsülleri sonsuza kadar Ay’da kalacak.