Eskiden yapraklarını seksi kadın fotoğraflarının doldurduğu Pirelli Takvimi yeni dönemin ruhuna çoktan uydu; ırk, yaş, beden, cinsiyet çeşitliliği artık ondan soruluyor. Bu yılın takviminin bir özelliği de, fotoğrafların altında imzası bulunan Prince Gyasi’nin bir ‘sinestezik’ olması.
Bir zamanlar çok ünlüydü. ‘The Cal’ derdiniz ve herkes soft pornoya varan kadın fotoğraflarıyla dolu Pirelli Takvimi’nden bahsettiğinizi anlardı. İtalyan lastik markasının İngiltere’deki yerel rakipleri arasında tutunabilmek için 1964 yılında sınırlı sayıda basmaya başladığı takvim, 70’lerde 10 yıl boyunca verilen arayı ve 2021’deki pandemi molasını saymazsak her yıl basıldı ve 80’lerden itibaren kült mertebesine ulaştı. Takvimin 60 yıllık tarihi hikayelerle dolu, meraklısı için kendine ait bir web sitesi bile var.
1984 takvimi için çekilen karelerden biri. Fotoğraf: Uwe Ommer
Her sene farklı bir fotoğrafçıya emanet edilen takvim, hem kreatif isimler hem de poz veren modellerin kendilerini gösterebilecekleri bir prestij mecrası oldu. İşin artistik kısmı da önemliydi ama ‘The Cal’in öne çıkan karakter özelliği cüretiydi. Bazı fotoğraflar takvime alınmayacak kadar müstehcen bulunabiliyordu.
90’ların takvimlerinde kadınlar fizikleriyle öne çıktı ve üstlerine pek bir şey giymedi
90’lardan 2000’lere devam eden erotizm yarışı 2010’lardan itibaren yerini değişen dünyanın yükselen yeni değerlerine bıraktı. Artık yalnızca beyaz ırktan genç ve seksi kadınlar değil; kadın erkek, genç yaşlı, Doğulu-Batılı… herkesin hikayesi vardı. 2008 takvimini çeken Patrick Demarchelier Şangay’da bir dizi Asyalı modelle çalıştı. Annie Leibovitz tarafından fotoğraflanan 2016 takvimi, kadınları fiziksel özelliklerinden ziyade başarılarıyla öne çıkardı. Serena Williams, Yoko Ono, Patti Smith gibi farklı yaşlardan ilham veren kadınlar neredeyse tamamen giyinik portrelerle takvimde yerini aldı.
2015 takvimini Annie Leibowitz çekti. Bu kez kadınlar giyinikti ya da çıplak olsa bile seks objesi değildi ve fizikleriyle değil verdikleri ilhamla öne çıktı
2017 takviminde Peter Lindbergh’ün çektiği kadınlar da tamamen giyinik ve minimal makyajlıydı. Bu, aynı zamanda fotoğrafların rötuşlanmadığı ilk takvim oldu. Fotoğraflanan kadınlar arasında Helen Mirren, Nicole Kidman ve Julianne Moore da vardı. 2018 takvimi için fotoğrafçı Tim Walker seçildi; Walker o yıl takvimde yalnızca siyah modellere yer verdi.
Genç kuşaklar en parlak günlerine şahit olmasa da Pirelli Takvimi’nin hikayesi bugün de devam ediyor. Bu yıl 50’nci kez çıkacak The Cal, ilk kez bir siyah fotoğrafçının gözüne emanet. 28 yaşındaki Ganalı Prince Gyasi, fotoğraf çekmeye 16 yaşında telefonla başladı ve kısa sürede dünya çapında bir görsel sanatçı oldu.
Bu yıl takvim 28 yaşındaki Ganalı fotoğrafçı Prince Gyasi’ye (solda) emanet. Sağda tekvim için poz verenler ünlü isimlerden eski futbolcu Marcel Desailly var
Önümüzdeki aylarda çıkacak takvimin stüdyo çekimlerinin ilk kamera arkası görüntülerini ve Prince Gyasi ile bir röportajı dün CNN.com yayınladı. Gyasi’nin takvim için seçtiği modeller kendisine de ilham veren Afrika kökenli isimlerden oluşuyor.
Oyuncu Idris Elba, oyuncu ve yönetmen Angela Bassett, eski yıldız futbolcu Marcel Desailly, önceki yıllarda da takvime sık sık poz veren Naomi Campbell bunlardan birkaçı.
Naomi Campbell daha önce de The Cal için poz vermişti
Fotoğraflar 50 sayının içinde belki de en renkli kareleri içeriyor. İşte burada, fotoğrafçı Prince Gyasi’nin ilginç bir özelliğinden bahsetmek gerekiyor. Gyasi bir sinestezik. Duyum ikiliği anlamına gelen sinestezi, herhangi bir duyunun uyarılması durumunda diğerlerinin de harekete geçmesi anlamına geliyor. Sinestezi sahibi kişiler, örneğin, müziği renklerle duyar, bir resimden tat alır… Yani beş duyusu zaman zaman bu şekilde birbirine karışır.
Fotoğraflarında göz alıcı renk bloklarını bol bol kullanan Gyasi için de kelimeler renkleri tetikliyor. Örneğin ona göre Idris Elba deyince zihninde ‘bordo’ beliriyor. Elba’nın karakteri ise ona ‘turuncu’ geliyor. Her şeyin peşine takılan renkler Gyasi’nin fotoğraflarına da yansıyor.
Prince Gyasi bir sinestezik, kelimeler renkleri beraberinde getiriyor. O da bunları fotoğraflarında kullanıyor. Fotoğrafta Angela Bassett Gyasi’ye (solda) poz veriyor